Yeni Vizyonumuz Kapsamında İsmimizi Genveon Olarak Değiştirdik
WORKSHOP DERGİSİ – DOĞA UĞUREL
YANITLAYAN: DR. ERHAN BAŞ – GENVEON İLAÇ GENEL MÜDÜRÜ
SORULAR
Bize kısaca profesyonel geçmişinizden bahseder misiniz?
İstanbul Tıp Fakültesi’nden mezunum, yüksek lisansımı Boğaziçi Üniversitesi Biyomedikal Mühendisliği Bölümü’nde tamamladım. Sonrasında, akademik gelişim sürecime katkı sağlayacak uzman programlarına katıldım. Boğaziçi Üniversitesi İş İdaresi Programı’nı ve Marmara Üniversitesi Stratejik İşletme Yönetimi Programı, Harvard Business School’da Genel Müdürlük, London Business School’da Senior Executive Programme ve Wharton Business School’da Executive Development Programme eğitimleri ile kendimi geliştirmeye devam ettim.
1990 yılında ilaç sektöründe Ürün Müdürü olarak başladığım profesyonel iş hayatıma farklı kademelerde yöneticilik yaparak devam ettim. Uzun yıllar Bilim İlaç Genel Müdürlüğü görevini üstlendim. Halen Genveon İlaç’ın Genel Müdürü olarak profesyonel yaşamımı sürdürüyorum. Spor kariyerimi altını kalınca bir çizgi ile çizmek istiyorum, 1978 ila 1984 yılları arasında Beşiktaş Basketbol A Takımı’nda profesyonel lisanslı oyuncu olarak basketbol oynadım. Spor yaşamının iş hayatına ve kişisel gelişime katkısı çok önemsediğim bir konu. Bu vesile ile tüm genç arkadaşlara sporu yaşamlarının içinde tutmalarını öneriyorum. Geçmişten bugüne birçok sivil toplum kuruluşunda da gönüllü olarak görevler üstleniyorum.
Şirketin Genveon olma hikâyesi ve yeniden yapılanmayla şekillenen organizasyon yapısı hakkında bilgi verir misiniz?
Deneyimli, kendini geliştiren, yenilikleri çok yakın takip eden insan kaynağı ile kısa sürede ve iddialı bir ivme ile büyüyen Generica İlaç, Ar-Ge’ye büyük önem veriyor. Akut ve kronik pazarlarda insanların kullanımına sunduğu; orijinal, eşdeğer ve OTC ilaçlardan oluşan geniş ürün yelpazesi ile sağlığa ve hayata katkıda bulunuyor.
2020 yılıyla birlikte, daha çok insanın ve toplumun daha büyük katmanlarının hayatlarına dokunabilmek hedeflerimizi destekleyen yeni vizyonumuz kapsamında, bir “dönüşüm” hareketi başlattık. Bunun ilk adımı ismimizi “Genveon” olarak değiştirdik. Önceki adımız olan ‘Generica’ ve yeniliğin günümüz tanımı ‘Invention’ terimlerinin birleşiminden doğan Genveon; bugüne dek kazandığımız güveni, sahip olduğumuz çok yüksek kalite firma kültürünü ve dinamizmi, inovasyonla buluşan yeni vizyonumuzu çok kuvvetli bir ad ile desteklediğini düşünüyoruz. Değişime paralel, logomuz da yepyeni bir kimlik kazandı. Logomuzda yer alan, ileriyi ve zirveyi işaret eden ok, Genveon’un sağlık sektöründe ülkesi ve insanlık için her zaman en iyiyi, en ileriyi ve zirveyi hedeflediğini bize işaret ediyor.
Değişimin devamı olarak, Gebze’de, kalite olarak uluslararası alanda sınıfının en iyileri arasında yer alan üretim tesisimiz ile üretim sektörüne girdik.
Bu fabrika ile, halihazırda başta Japonya, Kanada, Güney Kore olmak üzere birçok Avrupa ülkesi dahil 83 ülkeye ilaç üretimi yapmaktan gurur duyuyoruz.
Genveon kurum kültürünü nasıl tanımlarsınız?
Başarılı bir kurumsal kültür, şirketin başarısındaki en önemli unsur. Kurumsal kültürümüzün özü “başarı odaklılık”. Başarı kültürü, çalışanlarımızı ellerinden gelenin en iyisini yapmaya, mesleklerinde en başarılı isimler olmaya zorluyor. Burası, inovasyonla tecrübeyi birleştiren, araştırmaya, öğrenmeye değer veren, yenilikleri ve değişimi yakından takip eden, çevik, odağına her zaman insanı koyan üst düzey kalitede bir kurum kültürüne sahip bir kurum. Bu yapımız bize kısa sürede birçok başarılı işi hayata geçirmemizi sağladı. Bu süreçte hızlı bir kültürel dönüşümden geçtiğimiz şüphesiz, biz de kurum kültürümüze ek olarak tutkuyu destekleyen, değişime, çalışanlar arasındaki bağ ve işbirliğine odaklanan tarafa doğru ilerliyoruz.
Genveon hangi alanlarda tedavi çözümleri sunuyor? Öncelik verilen alanlar hangileridir?
İlaç portföyümüzü; değer katılmış akut, kronik orijinal, eş değer ve OTC ürünler olarak belirledik. Toplamda 47 ürün ve 89 form ile ilaç sektörüne hizmet veriyoruz. Şu anda Ar-Ge’de çalışılan ürünler hariç nöroloji, psikiyatri, KBB, Aile hekimi, dahiliye, pediyatri, fizik tedavi, ortopedi, cerrahi, göğüs hastalıkları ve kadın doğum alanlarına yönelik çalışmalarımız var. Değişim hareketimizde önceliğimiz, Ar-Ge çalışmalarımız ile içinde bulunmadığımız kronik hastalıklar alanına girmek ve değer katılmış OTC ürünler ile OTC pazarında varlığımızı arttırmak.
Son dönemde gerçekleştirdiğiniz yatırımları ve büyüme hedeflerinizi paylaşır mısınız?
Gebze’deki üretim tesisinin satın alınması listenin başı diyebiliriz. Bu tesisimizin 29 ülkeden alınan GMP Sertifikası bulunuyor. Yıllık yaklaşık 70 milyon kutu ve 3 milyar tablet üretim kapasitesi ile 123 ülkeye ürün üretmek için ruhsatı mevcut. Japonya, Avusturalya, Kore, Filipinler, Brezilya, Kanada, Almanya ve bazı Avrupa ülkeleri gibi dünyanın önde gelen gelişmiş ülkelerinin de aralarında olduğu 83 ülkeye aktif olarak ürün üretiyor. Birçok sağlık otoritesi denetimiyle tescillenmiş, sürdürülebilir ve başarılı bir kalite performansı geçmişine sahip olduğunu söylemekten gurur duyuyorum.
Yatırımımız ile tesiste çalışan 300 kişiyi de Genveon ailesine dahil ettik. Yani toplam 850 kişiye yakın istihdam sağlıyoruz. Birçok tedarikçi ile çalışarak ülke ekosistemine ve sektöre katkı sağlamaktan mutluyuz. Orta vadeli hedeflerimiz arasında, Türk ilaç pazarı ve birçok gelişmiş ülkeye üretim yapmanın yanı sıra tesisimizi uluslararası birçok ilave firma için üretim üssüne dönüştürmek yer alıyor. Yine bir başka hedefimiz ise ihracatımızı büyütmek.
Ar-Ge Merkezimizin kapasitesini geliştirmek de gündemimizin ilk sıralarında yer alıyor. Altyapı, makine ve teçhizat alanında oldukça büyük bir yatırım yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. Hem ülkemiz hem de uluslararası pazarlar için değer katılmış yeni ürün geliştirme hızımızı artırmak istiyoruz.
Uzun vadede, tesisimizin yer aldığı arazi üzerinde ülkemizin ihtiyacı olan yeni bir üretim tesisi kurmayı planladığımızı da mutlulukla paylaşmak isterim.
Bu bağlamda yerelleşme ve globalleşmenin ilaç ve sağlık sektörüne sağlayabileceği katkıları değerlendirir misiniz?
Yerelleşme ülkemiz ekonomisi aynı zamanda Türkiye ilaç sektörünün gelişimi için çok önemli. Ülkemizdeki tesislerimizde ürettiğimiz ürünlerin yerelleşme ile artması sağlık harcamaları için diğer ülkelere ödediğimiz giderlerinin azalması ile ülke ekonomisine yaptığı katkılara ek olarak, istihdamı artırması ve sektörümüzün sağlıklı olarak gelişmesine katkılar sağlayacak. Bu domino gücü ile üretimleri gerçekleştirirken, birlikte çalıştığımız diğer sektör ve iş ortağımız üçüncü parti firmaların da büyümelerini ve ülke ekosisteminin içinde güçle var olmasını çok önemsiyoruz.
Globalleşme konusuna gelince; Türkiye ilaç sektörü geldiği seviye ile bölgesel bir güç olma hedefini taşıyor bu çok net. Komşu ülkeler, MENA ve CIS ülkelerindeki ilaç sektörünün henüz yeteri kadar gelişmemiş olması bence bizim için büyük bir avantaj. Sektör olarak İhracatımızın artması hem ülkemize döviz girmesini, hem Ar-Ge kültürünün gelişmesi, hem de tesislerimizin birer üretim üssü haline gelmesine katkı veriyor.
Öte yandan globalleşme; çeşitli ülkelerden birçok firma arasındaki işbirliklerinin artmasına, firmaların ortak projelere imza atmasına, inovasyonun hızlı gelişmesine, teknoloji ve bilgi transferlerine, firmaların ekonomik güçlerinin artmasına kadar birçok konuda pozitif etki yaratacaktır.
Sizce günümüzde liderlik nasıl şekilleniyor? Sizin liderlik konusundaki yaklaşımınızdan bahseder misiniz?
Şu anda tüm dünyada sağduyulu, empati kurabilen ve etkili, iyi iletişim kurabilen bir liderliğe ihtiyaç var. Öngörülemezlik, bireysel ve ekip motivasyonunu kesinlikle olumsuz etkiliyor. Bu süreçte, temelde CEO veya Genel Müdürün, tüm üst yönetim üyeleriyle birlikte, yüksek iş standartlarını hedefleyen bir tutum sergilerken aynı zamanda çalışan bağlılığını gözeten ve pozitif bir iklimi önemseyen, ortak bir dil ile ilerleyen bir liderlik gösterebilmeleri büyük önem kazandığını düşünüyorum.
Vizyoner ve koçluk yaklaşım tarzı ile insanı öne çıkaran, yetenekli çalışanları destekleyen, firmada kalmalarını sağlayan politikalar oluşturabilmek bizim için çok çok önemli. Artık geleceğin yetkinlikleri değişiyor, analitik, sosyal ve duygusal zekasını kullanabilen bireyler her sektörde daha öndeler. Bu dönemin yarattığı hızlı değişimi, koçluk yaparak da geliştiriyoruz. Onların konusundaki liderlik özelliklerini artıracak eğitimler vermeye, cesaretlerini artırmaya, onları kriz sonrası “yeni normalde” yeniden şekillenecek çalışma ortamına ve dijitalleşen hayata hazırlamaya odaklandık. Ayrıca firma olarak bu özel dönemde çalışanlarımızın ve ailelerinin sağlığını koruyacak önlemler alarak sürece katkı sağlamaya çalıştık.
Hem sektör hem de Genveon için nasıl bir 2021 yılı öngörüyorsunuz?
Pandemiden dolayı 2021’i krizin devam edeceği bir yıl olarak görüyoruz. Ama ekip olarak hızlı değişim sürecimiz için çok önemli bir yıl, süreci “sağlıklı bir büyüme” ile yol alarak yönetmeyi hedefliyoruz.
Öngörülerimize dayanarak 2021 yılını, bütünleşik hizmetler sağlayabileceğimiz, teknolojik alt yapımızı geliştirdiğimiz, sunduğumuz hizmetlerde farklılıklar oluşturabildiğimiz, değer katılmış yeni ürünlere en kısa sürede ulaşabildiğimiz bir yıl olacak. Ayrıca şu an yer almadığımız alanlara girmek, birçok ülkede onaylı üretim tesisimiz ile ihracatımızı artırarak bölgesel güç olmak, uluslararası alanda birçok firma için üretim üssü olmak konularını hedefleyeceğimiz ve bunun için yola devam ettiğimiz bir yıl geçireceğiz.